Design

Paris Ruhunu Yansıtan 3 Lüks Paris Oteli

1. Yaşayan bir Sanat Eseri; Le Meurice – Dorchester Collection

18. Yüzyılın ihtişamı ile birkaç gün geçirmek istiyorsanız doğru yerdesiniz. Sadece lüks bir otelden çok daha fazlası olan Le Meurice, her köşesi ile size yaşayan bir galeride olduğunuzu hissettirecek. Telefonunuzun şarjını doldurmayı unutmayın! Çünkü her adımda fotoğraf çekmek isteyeceksiniz. Odalarda ise durum farklı. Daha otel kapısında sizi karşılayan ihtişam sizi odanın kapısında terk ediyor ve ne amaçla seyahat ediyor olursanız olun Paris romantizmini hissediyorsunuz. Ahşap mobilyalar, dramatik tavanlar, zarif hatlı oturma takımları, romantik duvar kağıtları, ipek perdeler… Bir de pencereden görünen en güzel şehir manzarası; Tuileries Bahçesi… Bu rüyayı yaşamak ister miydiniz?

2. Paris Ruhunu Fransız Usulü Yaşama Sanatı; Hotel De Crillon, a Rosewood Hotel
Şehrin kalbinde ünlü bir miras binasını adres edinen Hotel de Crillon başkentin en zengin ve sembolik binalarından biri olarak biliniyor. 18.yy’dan kalma bu muhteşem oteli Mart 2013’te ruhuna bağlı kalarak yenileniyor ve bu yeniliğe sanat yönetmeni Asmar d’Amman imzasını atıyor. Bu yenilenme ile görkemli tarihe bağlı kalınarak otele çağdaş bir hava katmak hedefleniyor ve tam da bu şekilde oluyor. Zariflik kaygısından vazgeçilmeden düzenlenen alanlarda özel yapım mobilyalar, her köşede bulunan sanat eserleri ve görkemli dekorasyon fikirleri ile Hotel de Crillon sıcak ve samimi bir ev hissiyatına bürünüyor. Koyu renkte dekorasyon fikirleri ile ilgileniyorsanız büyülenebilirsiniz, şimdiden hazırlıklı olun!

3. Lüks ve Çekici; Le Bristol
Eğer klasik tarzda mobilyalardan hoşlanıyor ve biraz da renklerle aranız iyiyse hangi odasında kalmak isteyeceğinizi şaşıracağınız bir otel Le Bristol. Fransa’da ilk “Palace” ünvanını kazanan otel olan Le Bristol görkemli Paris tarzını çekici bir şekilde dekorasyonunda işlemiş. Ortak alalarda ve odalarda kullanılan mobilyaların zarifliği, renklerin uyumu ve düşünülmüş dekorasyonla birleşmiş. Her anında bir filmin sahnesindeymiş gibi hisserdeseniz lütfen kendinizi uyandırmayın, çünkü bu atmosferi her zaman yakalayamazsınız…